Babasını öldürmek isteyen adamlar vardır.Oğlunu çağıyor ve ona 100 yıldır ailesinin mirası olan elmasların yerini söylüyor ve köyünden şehre indiyor.Arkadaşının evinde kalıyor.Eski arkadaşıyla buluşup elmasları satmak için alıcı ayarlıyor ve buluşuyorlar.Eski arkadaşı Sizwe yi satıyor daha sonra olaylar başlıyor.
Aksiyon için izlenebilir.Senaryo ve kurgusu iyi değil çok.
İyi Seyirler...http://www.turkcealtyazi.org/mov/1499948/when-the-cobra-strikes.html
Hayalleri ve hayattaki amaçları yüzünden, Karadeniz'de bile herkesin dalga geçtiği fakir Temel, Trabzon'un en köklü ve zengin ailelerinden Yücesoy'ların Zuhal'e aşıktır ama babası Hıdır Yücesoy, kızını Temel'e vermez. Temel, sevdiği kızı da alamayınca yıkılmıştır. Tam bu sırada, arkadaşı Turgay'ın Sümela Manastırı'nın çatısına çıkarak intihar etmeye kalkıştığı haberini alır. Arkadaşını intihardan vazgeçirmek üzere Sümela Manastırı'nın çatısına çıkar. Ancak kendisi intihar etmeye karar verir. Polisler tarafından aşağıya indirilen Temel, polisin, 'Sümela'ya hazine aramak için çıksanız anlayacağım, intihar için çıkılır mı?' diye sormasıyla birlikte Sümela'daki olası hazineye odaklanır. Temel'in tek hedefi artık Sümela'nın şifresini çözüp kutsal hazineyi bularak, hem sevdiği kızı almak hem de herkese kendini ispatlamaktır.
Dram ve komedinin olduğu komik sıcak bir film.Kendini izlettiriyor.
İyi Seyirler...http://www.sinematurk.com/film/44665-sumelanin-sifresitemel/
İstanbullu Oğuz bedelli askerliği tercih etmek yerine vatani görevinini kısa dönem olarak bölüğünde yerine getirmeyi tercih eder. Keçiörenli Bedir ise ne askerlerle ne komutanlarla iyi geçinebilen, başlı başına arıza bir uzun dönem erdir. Asiliğinden dolayı aldığı cezalarla da askerliği iki sene uzamıştır. Oğuz ile sürekli dalaşan ve ona ters giden Bedir, "poşetsin sen" diye küçümsediği dönemdaşıyla omuz omuza mücadeleye gireceğinden de habersizdir.
Bu bölükten bir ekip, bir iletişim anteninin tamiri için görevlendirilir. Fakat habersiz biçimde teröristlerin pususuna düşerler. Ekipten sadece Oğuz ve Bedir hayatta kalır. İki genç asker aralarındaki çekişmeyi bir kenara bırakıp karşılarındaki gerçek düşmana karşı koyarlar. Amansız hava koşulları ve coğrafyaya rağmen hayatta kalarak vatanı korumak birincil vazifeleridir.
Senaristliğini ve yönetmenliğini Büşra filmiyle de tanıdığımız Alper Çağlar'ın üstlendiği yapımın kadrosunda Çağlar Ertuğrul, Ufuk Bayraktar ve Fırat Doğruloğlu gibi isimler yer alıyor.
İzlenmesi gereken bir film olmuş. Nefes:Vatan Sağolsun filmi gibi ama burada iki askerin yaşam mücadelesi anlatılmakta.Güzel bir film.
İyi Seyirler...http://www.beyazperde.com/filmler/film-211419/
İyiyle kötü arasındaki mücadelenin epik bir anlatımı olan filmde, muazzam bir sorumluluğu üstlenmek zorunda kalan ve barışçı bir Hobbit olan Frodo Baggins'in destansı serüveni işleniyor.
Kendisine, pek çok gücü olan Tek Yüzük teslim edilen Frodo'nun Orta Dünya'dan geçerek Mordor topraklarına ulaşması ve yüzüğü, yapıldığı yer olan Hüküm Dağı'nın alevlerinde yok etmesi gerekmektedir. Tek Yüzük asırlarca kayıp olarak kalmıştır ve Karanlıklar Efendisi Sauron'un "zalimliğini, kötü niyetini ve tüm yaşama hükmetme arzusunu" içinde barındırmaktadır.Yolculuğu sırasında, Frodo'ya dokuz üyeden oluşan 'Yüzük Kardeşliği' eşlik etmektedir: İyi bir büyücü ve Frodo'nun akıl hocası olan Boz Gandalf (Ian McKellen), Aragorn, Gondor'un müstakbel kralı ve asil bir savaşçı olan Aragorn (Yolgezer olarak da bilinir-Viggo Mortensen), Gondor'un ateşli askerlerinden Boromir (Sean Bean), balta kullanma ustası olan cüce Gimli (John Rhys-Davies), usta okçu Legolas (Orlando Bloom), ve Hobbitler Samwise Gamgee (Sean Astin), Peregrin Took (Billy Boyd) ve Meriadoc Brandybuck (Dominic Monaghan).
Karanlıklar Efendisi Sauron'un karanlık savaşçıları Orklar, mağara trolleri ve kötü büyücü Ak Saruman (Christopher Lee) tarafından toplanan Goblin'ler tarafından amansızca takip edilen Yüzük Kardeşleri, yüzüğün sınırsız tahrik gücüne direnmek zorundadırlar.
Her filmi ayrı bir dehşet güzellikte.İzlemeyen çok şey kaçırır diyorum.
İyi Seyirler...
The Lord of the Rings: The Fellowship of the Ring - 2001
The Lord of the Rings: The Two Towers - 2002The Lord of the Rings: The Return of the King - 2003The Hobbit: An Unexpected Journey - 2012The Hobbit: The Desolation of Smaug - 2013The Hobbit: There and Back Again - 2014
1 yıl önce, özel bir komando timi işlemedikleri bir suç yüzünden hapse gönderildi.
Çok sıkı korunan ceza evinden kaçtılar. Bugün devlet tarafından halen aranan bu adamlar artık paralı askerler olarak çalışıyor. Eğer bir sorununuz varsa, eğer yardım edecek kimse yoksa, ve eğer onları bulabilirseniz, belki de A Takımı'nı kiralayabilirsiniz.
A Takımı tekrar geri dönüyor. John "Hannibal" Smith (Liam Neeson), Templeton "Faceman" Peck (Bradley Cooper), "Howling Mad" Murdock (Sharlto Copley) ve Bosco "B.A" Baracus (Quinton 'Rampage' Jackson) , '80'lerin çocuklarından 2000'lerin çocuklarına A-Takımını getiriyorlar.
Aksiyonu bol macera bol gerilim var daha ne diyeyim izleyin.
http://www.imdb.com/title/tt0429493/
Stifler'ın erkek kardeşi Matt yaz tatilini bir bando kampında geçirmekle cezalandırılır.
Türlü anormalliklerin yaşandığı bando kampı Matt'in gizli kameraları ve seksi danışmanları
yüzünden tam bir karnavala dönüşür.
İzlemesenizde fark yapmaz.
http://www.imdb.com/title/tt0436058/
Çekimlerde Christopher Nolan IMAX kamerasını en geniş çapta kullanıdı. Çekimler üç ayrı kıtada gerçekleşti; Amerika’da Pittsburgh, New York ve Los Angeles şehirlerinde, Hindistan, İngiltere ve İskoçya’da.
Talia al Ghul''un başını çektiği Gölgeler Birliği ve Talia''nın koruyucusu Bane (Tom Hardy) yeni filmde Batman''e savaş açıyor. Terörist lider Bane, Gotham şehrinin güvenliğini tehlikeye atarken, Batman efsanesini yok etmek için Kedikadın Selina Kyle''dan da yardım alıyor... Filmin kadrosunda Christian Bale, Anne Hathaway, Gary Oldman, Marion Cotillard, Michael Caine, Morgan Freeman gibi önemli oyuncular var. Filmin müzikleri ise Oscarlı müzisyen Hans Zimmer''e emanet.
Çok güzel bir film, zaten imdb dende anlaşılmakta.İzleyin derim.Aksiyonu bol.
http://www.imdb.com/title/tt1345836/
Profesyonel bir dansçı olmak için Miami’ ye gelen Emily, dans ettiği grubun lideri Sean’ dan hoşlanmaya başlar. Ekibin kazanması gereken bir yarışma vardır. Fakat Emily’in babasının planları onları bu planlarına engel olmaktadır. Hayalleri için tüm bu engellere karşı bir arada çalışmaları gerekmektedir.
Başından sonuna kadar danslarıyla çok iyi bir film gerçekten de.Şimdiye kadar yapılmış en iyi ve güzel Step Up filmi, figürleriyle olsun gidişatıyla olsun.Gözlerinizi ayırmadan izleyeceksiniz ve de film bitince sizde dans etmek isteyeceksiniz:)
Çok sevdiği güzel bir eşi olan ve hayatını sıradan bir işçi olarak kazanan Douglas Quaid, gündelik yaşamından çok sıkılmıştır. Hayatında yaşayabileceği en güzel anların, bir süper ajanın anılarında saklı olduğuna inanır. Ama başvurduğu Rekall şirketinde ortaya çıkan bir prosedür hatasından dolayı belleğine, aranan bir ajanın hafızası yüklenir ve Douglas kendisini hiç ummadığı tehlikeli bir maceranın ortasında bulur.
Peşinde, Cohaagen liderliğini yaptığı bir grup polis vardır. Mecburen bir isyancı ile iş birliği yapar ve yer altındaki karşı direnişin liderine ulaşarak Cohaagen’ı engellemek ister. Yaşadığı gerçekle, zihnindeki hayal arasında kaybolmaya başlar ve şimdi yaşadığı dünyasının kaderi de, kendi gerçek kimliğini bulmasıyla doğru orantılıdır.
Len Wiseman'ın yönetmenliğinde çekilen filmin oyuncu kadrosunda Colin Farrell, Kate Beckinsale
Jessica Biel, Bryan Cranston, John Cho ve Bill Nighy'i başı çekiyor.
Açıkçası gerçekle hayal arasında gidip gelen bir film.Benim biraz kafamı karıştırdı açıkçası ancak iyi bir yapım.Aksiyondan tut maceraya bilim kurguda dahil bir arada işlenmiş.İzlenir bir film.
İyi Seyirler...http://www.imdb.com/title/tt1386703/
Bir dünyanın sonu, bir efsanenin başlangıcı;
Milattan önce 1620 yıllarında, 19,000 yıllık uykusundan uyanan dev bir yanardağ Ege Denizi’nde harekete geçiyor ve tüm vahşetiyle püskürmeye başlıyor. Ege Denizi’ndeki Thera adasının tam ortasında meydana gelen bu felaket Dünya’nın ve Avrupa’nın ilk medeniyetlerinden, Minoan’ların büyük tsunamiler altında kalarak yok olmasına sebep olur. Böylece bir efsane doğar: Atlantis.
Gerçek şeyleri anlattığından dolayı söylemiyorum ama çok ama çok güzel bir Atlantis belgeseli olma konumunda.Hem kendim izledim hem arkadaşlara izlettim tek kelime ile mükemmel dediler onlarda.Senaryo kurgu görsellik ara yerlerde gerçekte çıkarılmış yerleri göstermesi tam oturuluyor her şey yerli yerine.Atlantis hakkında merak ettiğiniz şeyler bu filmde.
İyi Seyirler...Mutlaka izlenmeli imdb ye bakmayın siz...http://www.imdb.com/title/tt1744825/
Tarihte daha önce hiçbir kültürde, farklı dinde ve bilim insanları ile devletler arasında bir yıl bu kadar belirgin bir şekilde önem taşımamıştır.
2012, dünyanın sonunu getiren global bir felaketin ardından, kurtulanların kahramanca mücadelelerini anlatan destansı bir macera.
Maya inanışına göre 2012 yılında dünyanın sonu gelecektir.
Çok önceden izlediğim bir film idi.Tam olarak hatırlamıyorum ama senaryosunu falan,kıyamet nasıl olur bizce böyle olur demişler ama iyi olmamış o kadarda,görseller güzel ama diğer pencereden bakacak olursak ister izle ister izleme.
İyi Seyirler...http://www.imdb.com/title/tt1190080/
WWE'nin efsanevi ismi Texas Rattlesnake Stone Cold Steve Austin'in yeni filmi olan Maximum Conviction adlı sinema filmi 6 Kasım 2012 tarihinde görücüye çıkıyor.
SCSA filmde "Manning" isimli bir karakteri canlandırıyor,karakterinin özelliği paralı bir asker.Ayrıca filimde Steve Austin'e ünlü aktor Steven Seagal da eşlik edecek.
Filmde oyunculuk idare eder ve eh işte arasında,senaryo ve kurgu en başta olmak üzere berbat,ama gel gör ki seagal abimiz için izledim filmi,silahlı çatışma ve dövüş sahneleri için izlenebilir ama onun dışında hikaye.Seagal abimiz uzun boylu olması sebebimidir nedir izlediğim tüm filmlerinde hiç dayak yemeyen bir abimizdir diğer başka dövüş filmlerinde diğer dövüşçü abiler yaralanır ağız burun dağılır genelde.Sanırım gerçekte de dövüş ustası olduğundan kendini çok geliştirmiş olacak ki hiç dayak yemez ve istediği kişiyi bir iki el darbesiyle anasını ağlatır tabii eli de ağırdır.
İyi Seyirler...Dövüş ve silahlı aksiyon için izlenebilir onun dışında berbat her şeyiyle...
http://www.imdb.com/title/tt2119474/
Güçlünün güçsüzü ezdiği bir Dünya'da yaşıyoruz.. Yaşanan ülke ne kadar demokratik olursa olsun bu farketmiyor.. Paran, kuvvetin ve cesaretin varsa karşındakine diz çöktürebilirsin.. Bu filmde de kısacası bunlar göz önüne serilmiş.. Kızların çok küçük yaşta uyuşturucuya alıştırılıp erkeklere peşkeş çekilmesi, erkek hegomonyasının hakim olduğu bir Dünya'da kaba kuvvetle herşeyin herkeze yaptırılabilir olması, uyuşturucu alan insanların bilinç kaybıyla ne yaptıklarını bilmemesi, mafyanın ve sokak çetelerinin bu işin önderleri olduğu gerçeği vs.. vs.. Belki şu an böyle yaşamıyoruz ama daha ne kadar dayanabiliriz.. İbretlik bir film, iyi seyirler.
Kadınların hayat kadını olarak görüldüğü ve umursanmadığı,uyuşturucu ve silahın hakim olduğu,çetelerin olduğu arka sokakları yani sokakların görünmeyen yüzünü anlatmakta.Senaryosunun çok iyi yazıldığı oyunculuğun iyi olduğu bir film olarak göze çarpıyor.İşlenişi zaten çok iyi.Dram ve suçun hiç eksik olmadığı bir yapımla karşı karşıyayız.Başrolde Aaron adlı karakter bulunmakta.Aaron'ı Riz Ahmed oynuyor,bu onun 11.sinema filmi.
http://www.imdb.com/title/tt1760967/
Kacirilan cocuklari bulmasiyla nam salmis eski bir parali asker olan Gaul (Van Damme) bir mma (karisik dovus sanatlari) dovuscusu tarafindan kacirilan kizini bulmasi icin tutulur.
Daha önce kaçırılan bir erkek çocuk için bulunup geri getirilmesi karşılığında ücret ödenen eski paralı asker olan Gaul,çocuğu bulup etrafı cehenneme çevirir ama başka çocukların da öleceğini hesap edemez.Artık her yerde o ölen çocukları da görmektedir.Kendini eskisi gibi içkiye verir.Daha sonra eskisi gibi dövüşmek isteyen Andrew başka bir şehirede tekrar MMA anlaşması için geldiği sırada kaldığı otelde küçük kızı Becky bir kadınla tanışır ve kaçırılır.Andrew kızının hayatından endişe ettiği için Gaul'u tutar.Ve olaylar zinciri başlar.
İyi Seyirler...Van damme filmleri izlenirliği olan filmlerdir...
Not:Filmde grafik hatası var.Son kısım biraz saçma olsa da,oraları görmezseniz fena bir film değil...
http://www.imdb.com/title/tt1975249/
Melissa George'un başrolünü üstlendiği Hunted bir casusluk dizisi. Yaratıcısı ise The X-Files'ın yapımcıları arasında yer alan ve baş senaristi olan Frank Spotnitz.
Dizide, ana karakterimiz Samantha, Byzantium isimli özel bir istihbarat örgütüne çalışmakta. Kahramanımız, kendi hayatına kastedilen bir suikast girişiminden sonra bunun, kendi örgütünden birilerinin işi olduğundan şüpheleniyor. İşe döndükten sonra gizli kimliği olarak çocuk bakıcılığı yapmaya başlayan Samantha, bir yandan kendisini kimin öldürmek istediğini, bir yandan da kime güvenip kime güvenemeyeceğini kestirememekte.
Güzel bir dizi.Özette de yazdığı üzere kendini öldürmeye çalışanların kim olduklarını öğrenmek istiyor ve bunun içinde bakıcı kimliğine bürünüyor.Şu ana kadar dizinin 5 bölümü yayınlandı.Her bölüm de farklı bir aksiyona sahip,insanı sıkmayan bir dizi,bence gayette akıcı da.Bilgiler edindikçe daha da tehlikeye giriyor yani öldürmek isteyen artıyor.Eski sevgilisi ve iş arkadaşı olan Aidan dan yardım almaya başlar çünkü Samantha'nın gizli yerini bulmuş ve her şeyi öğrenmiştir.Devamını da izleyin isterseniz artık.
İyi Seyirler...İzlenirliği olan bir dizi...
http://www.imdb.com/title/tt2069449/
Eveet geldi çattı artık dizimizin son ve en heyecanlı aksiyonlu bölümüne.Kahramanlarımız son kalanlar olarak yaşam mücadelesi veriyorlar John-117 Master Chief önderliğinde onları o dünyadan çıkaracak olan gemiye gitmek için.Lasky kendini tehlikeye atıyor ekibin geri kalanı için.Bakalım gemiye ulaşabilecekler mi?
İyi Seyirler...Son bölümdü bu...
http://www.imdb.com/title/tt2262308/
Nader ve Simin İran'da kalıp kalmamak için fikir ayrılığı yaşamaktadırlar. Nader alzheimer hastası babasını bırakıp gitmek istememektedir eşi Simin ise İran'dan ayrılmaya niyetlidir. Boşanmanın eşiğine gelen ailenin kızı Termeh ise babasıyla yaşamaya devam etmektedir. Eşi evden ayrılınca eve bakıcı alan Nader daha zor durumda kalır.
Müthiş hikayeye sahip olan filmin bir diğer başarısıda güzel oyunculuklar. Asghar Faradi'nin yönetmenlik başarısının yanında senaryoda ona aittir. Çok güzel çekim açıları ve İran'ın diğer yüzü iyi resmedilmiştir. İran sinemasının bu başarısına Hollywood ta kayıtsız kalmamıştır en iyi yabancı film dalında oscar kazanmıştır. Ayrıca berlin film festivalinde en iyi film dalında altın ayı almıştır. Geçen yılın açık ara en iyi filmi ve kesinlikle izleyin.
İyi seyirler...http://www.imdb.com/title/tt1832382/
Film bence çok güzel.En başta zaten annesi konuyu açıklamakta.Ong Bak tarzı dövüş sanatlarını sevenler bunu mutlaka izlemeliler,sonu hüzünlü bitiyor ama bu filmin,tavsiye edebileceğim bir film.
İyi Seyirler...Mutlaka izlenmeli...
http://www.imdb.com/title/tt1368116/
Çocuklarıyla birlikte büyük bir evde yaşayan küfürbaz bir annenin hikayesi. Ama ne anne...
Gerçekten çok ama çok komik bir dizi.İngiltere ve İrlanda ortak yapımı.Çok doğal ve yerinde espiriler var.Bayaa da bir küfür var ama cümle içinde olduğundan ve yerine göre olduğundan bence sorun olmaz yalnız ailecek izlemeyin küfürden dolayı.Gerçekten yarılmak istiyorsanız mutlaka izlemelisiniz.Ha, bu arada canlı canlı seyirci karşısında oynanmakta,arada hatalar olabilir ama kesilmiyor tekrar oynuyorlar bu açıdan da değişik bir yapım.Hata sahnesini 2-3 bölümdür sadece bir kere gördüm şimdilik.
İyi Seyirler...Gülmek istiyorsanız ve doğal espiri istiyorsanız küfür de dahil mutlaka bu diziyi izlemelisiniz.
http://www.imdb.com/title/tt1819022/
Rama özel bir SWAT timinde görevli çaylak polislerden biridir. Tim sabahın erken saatlerinde Jakarta’nın varoşlarında ünlü bir uyuşturucu baronunun korumasına aldığı binaya baskın düzenlemek için yola çıkar. Binadaki daireler şehrin en tehlikeli suçlularına kiraya verilmektedir. Polisin içeriye giremediği bina suçlular için güvenli bir sığınaktır. Tim’in görevi binayı kontrol altına alıp uyuşturucu baronunu yakalamaktır. İlk başlarda işler yolunda gider. Tim altıncı kata kadar sorunsuz ilerler. Burada tuvalete kalkmış bir çocuk polisleri görür ve alarm düğmesine basar. Bundan sonra ortalık karışır, binada ikamet eden bütün suçlular altıncı katta mahsur kalan timin peşine düşer. Kapılar kilitlenir, elektrikler kesilir. Baronun timden hiç kimseyi sağ bırakmaya niyeti yoktur.
Bence gayet güzel bir film.Çoğu aksiyon filmine taş çıkarabilecek nitelikte.Aksiyonu dövüş sahneleri bol bol var.Senaryosu da güzel.İzleyin bu filmi aksiyon dövüş seviyorsanız,zamanınız boşa gitmez.
İyi Seyirler...Aksiyona ve dövüşe var mısın?
http://www.imdb.com/title/tt1899353/
Azılı bir suçlu olan Black Jack hapisten kaçmıştır ve zamanında kodese girmesine neden olan iki polisten intikam almaya kararlıdır. Yaptığı planda en önemli unsur kendisi de dahil çok az insanın varlığını bildiği güçlü bir kitle kontrol silahını ele geçirmek ve karşılığında fidye istemek vardır. Jack silahı ele geçirip, aktive etmeyi başarırken John ve Billy de Jack'in peşindedir. Diğer bir yanda ise paniğe sürüklenmiş bir halk vardır. İkilinin işi oldukça zordur...
İnternet alemine Bana Kitap Al ve Sütü Seven Kamyoncu 'cover videoları' ile bir öğrenci evinden adım atan ve kendilerini çok kısa sürede geniş kitlelere sevdirip, hayranlar kazanan BatesMotelPro üçlüsü gene internet ortamı için çektikleri 5 bölümlük dizi viral videolarından sonra ilk kez uzun metrajlı bir filmi ile sinema dünyasına adım atıyor. Ömür Cedimağar, Volkan Öge ve Tansu Tunçel'den oluşan üçlünün Patlak Sokaklar projesinin yapımcılığını ANS Prodüksiyon üstlenirken, yönetmen koltuğunda Kerim Barutçu oturuyor...
Filmin izlenirliği var.Yer yer güldüren sahneler mevcut.Amerikan sinemasıyla dalga geçer nitelikte.Özellikle konuşurken amerikan tarzı konuşmaları tabii Türkçe olarak güldürüyor yer yer.
İyi Seyirler...http://www.imdb.com/title/tt2243471/
John (Adkins, The Expendables 2) komadan çıktığında, karısı ve kızının korkunç bir şekilde öldürüldüğünü öğrenir. Saldırı gözünün önünden gitmemektedir. Sonunda ailesini öldüren adamı Luc Deveraux (Van Damme) öldürmeye yemin eder...
John gerçekliğe dönmeye çalışırken, UniSol tarafından takip edilmeye başlayınca işler daha da karmaşık bir hal alır. John Deveraux’a ile Andrew Scott’ın liderliğindeki (Lundgren) genetic olarak güçlendirilmiş savaşçılardan oluşan orduya yaklaştıkça, kendisi hakkında birçok şey keşfeder ve doğru olduğuna inandığı her şeyi sorgulamaya başlar.
Film başından demiyim de,evdeki sahneden sonra garipleşmeye başlıyor.Eski tadı alamadım hiç,sadece aksiyon için izledim filmi,sanki eski evrenin askerleri değilde başka bir şeymiş gibiydi.Yapalım da ne olursa olsun tarzındaydı.İzlensin paraları indirelim mi demişler artık napmışlar bilemiyorum.Van dam- adkins-dolph bu filmde oynama sebepleri sanki sadece para kazanalım gibiydi yani film teklifleri gelmiyor tek gelen bu olmuş e hadi oynayalım demişler.Aksiyon dediğim dövüş genelde.Filmin devamı olmasaymış ayrı bir film olsaymış izlenmezmiş bana göre sırf eskinin devamı diye adlandırıldığı için izlenir diye düşünmüşler.Yazık etmişler kısaca ilk güzelliklere,umarım devam serisi de çekilmez çünkü bıkkınlık verebilir.
İyi Seyirler...İster izle ister izleme...Sırf aksiyon için izleyebilirsiniz...
http://www.imdb.com/title/tt1659343/
